Konu: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:52 pm
1.Bölüm-hyuga10(onur)’un futbol yaşamı
Onur okula yeni başladığında tüm arkadaşları futbol oynarken o daha futbolun ne olduğunu bilmiyordu. Sonra arkadaşlarının gel futbol oynayalım demesiyle futbolla tanıştı.Futbol sandığı kadar zor bir oyun değildi.Ayağınla basit bir şekilde topa vuracaktın sonrası zaten yeteneğe bağlıydı.Onur ilk maçında tabi ki iyi oynayamamıştı hatta bu uzun yıllar böle devam etti.Birçok maçta oynadı ama sadece yutan eleman gibiydi. Sonra tabi ki ortaokula geçti.Yine tüm herkes futbol oynarken o takıma bile alınmıyordu.Onun gibi futbolu çok seven ama takıma alınmayan arkadaşları vardı.Bunlar hem sınıf hem de mahalle arkadaşlarıydı.Takıma alınmama nedenleri ise önceden ilkokulda oynadıkları maçlarda hep boş adam,yutan adam olmalarıydı.Hep hata yapar,rakip takıma çalışırlardı sanki. Onur kendini arkadaşlarına lakap olarak hyuga10 diye tanıtırdı. Nedense bu isim ve 10 numara hoşuna gidiyordu.Aslında Onurda futbol oynama kapasitesi vardı ama çok çalışması ve kendini geliştirmesi gerekiyordu. Çünkü hep yanlış yerde oynamış yutan eleman konumuna gelmişti, onun asıl yeri forvet değil defanstı. Kazım her zaman kalecilik yapmış ve sürekli gol yediği için kova lakabını almıştı.Herkes ona kova kazım derdi.İlkokulda onun kalede olduğunu gören yaklaşmadan direk orta sahadan şut atarlardı. Onur’un defanstaki partneri Göksu adında bir çocuktu. O da onur’un boylarında Onur gibi hep forvet oynamış ama hiç bir iş başaramamış hep takımlarda boş iş müdürüydü.Ama onur’un en iyi arkadaşıydı ve özellikleri aynıydı.Erdi uzun boylu,gol yollarında kötü olsa bile takımın en etkili isimlerinden biriydi ve o da şans ya hep defans oynamıştı.Boyu uzun diye millet onu defansta oynatıyordu.Ama hiç topa vuramıyordu nu gören yerden pas atar ya da çalımlardı.Olgun Onur’un kuzeniydi ve arlarında gizli potansiyeli olan en iyi kişiyi.İstese orta sahadan bile gol atacak kapasitesi vardı ama bunu kimse bilmiyordu o da belli etmiyordu.O gol atmak değil de millete pas atmaya çalışırdı.Bunda da hep nedense defansa ya da bir oyuncuya takılırdı.Bunlar bir gün futbol oynamayı sevdikleri halde hiçbir takıma alınmadıkları için kendilerine bir takım kurmayı hedeflediler.Bu fikir onurdan çıkmıştı. Onur: Arkadaşlar biz hiç bir takıma giremeyeceğiz o zaman kendi takımımızı kuralım zaten birbirimizi çok iyi tanıyoruz. Belki ileride kendimizi geliştirir çok iyi bir takım oluruz. Olgun: Onur’a katılıyorum bence de bir takım kurmalıyız. Ben hepimize güveniyorum ileride bizi kimse yenemeyecek. Göksu: Ben de defanstaki partnerime güveniyorum zaten herkesin oynayacağı yer belli.Karşı çıkan var mı ? Diğerleri: Yok Göksu: Hadi takımımızı kuralım. Onur: Adı ne olsun ? Göksu: Bence ilk takımımızın adı Gariban Team olsun. Çünkü futbolda gariban gibiyiz. Onur: Çok iyi fikir Göksu.Şimdi bakın ben ve Göksu defans,Kazım kaleci,Erdi orta saha ve Olgun forvet. Olgun: tamam beyler ama bizim yine de oyuncuya ihtiyacımız var,çok eksik bir takımız. Onur: Onları da bizim gibi futbol tutkunu olup da hiç oynamamışlardan tamamlarız. Erdi: İyi fikir. Ve bizim kafadarlar sonunda Gariban Teami kurdular.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:52 pm
2.Bölüm-Gariban Takımı İlk Antrenmanına Çıkıyor
Bizim kafadarlar Gariban Takımını kurduktan sonra çok çalışmaları ve artık iyi olmaya başlamaları gerektiğini düşündüler. Aslında takımları eksikti ama onu da kendileri gibi kötü olan arkadaşlarından takviye ettiler ve en son sonunda antrenmana başladılar. Onur: Beyler şu an kötü bir takım olabiliriz ama çok çalışarak bu takımı en iyi hale getirmeliyiz. Şimdi ilk antrenmanımıza çıkıyoruz ve elimizden gelenin en iyisini yapalım. Olgun: Sana katlıyorum Onur, eğer elimizden gelenin en iyisini yaparsak yavaş yavaş çok iyi bir takım olabiliriz. Onur: Hadi başlayalım o zaman ama bir sorun var ne yapacağız şimdi, şut mu çalışsak, aramızda futbol mu oynasak ne yapsak? Göksu: Bence aramızda maç yaparak kendimize güzel bir taktik belirleyelim ve o taktikte oynayalım ki rakibimizi yenebiliriz. Onur: Herkes Göksu’yla aynı fikirde mi? Diğerleri: Evet Onur: O zaman aramızda bir maç yaparak taktiksel çalışalım. Bizimkiler toplam 12 kişiydiler 11 as ve bir yedek kaleci. Takımı 6–6 böldüler ve maça başladılar. İki takımda doğal olarak ne pas yapıyor ne de şut atabiliyorlardı ama en sonunda maç Olgun’un attığı bir golle 1–0 bitti ve bu golü attığı için onu kaptan yaptılar. Antrenman sonunda kendilerine en uygun taktiğin 5–3–2 olduğunu buldular. Çünkü forvetleri çok iyi değildi ve gol atamazsak bile savunma yapalım az gol yiyelim diye düşündüler. Onur: Beyler bugün yeteri kadar çalıştık şimdi kendimizi denemek için bir mahalle maçı yapalım. Diğerleri: Evet bizce de yapalım. Bizim Gariban Takımı mahallede kendileri gibi güçlü olmayan bir takımla maç ayarladılar ve maçı ertesi gün yapacaklardı. Onur: Hadi Beyler maçı hazırladık inşallah yarın yeneceğiz ama yenemesek bile en azından bir beraberlik almalıyız. Bu ilk maç bizim için çok önemli. Olgun: Evet Onur haklı şimdi dağılalım herkes evine gidip iyice dinlensin yarın bizim için çok önemli. Onur yatarken yarınki maçı düşünüyordu. Çünkü bu maç onlar için çok önemliydi. Kötü olsalar bile balık bir gol de olsa atmak, rakibi yenmek istiyorlardı. Ertesi gün maç sabah erkenden oynanacaktı. Bizim takım son çalışmalarını yaptı ve mahalledeki toprak stada gittiler. Hakem mahalleden hakemliği iyi yaptığına inanılan biri olacaktı. Ve Gariban Takımı ilk maçına çıkıyordu. Hakem düdüğü çaldı ve maç başladı. Maç başladı ama hiçbir şey umdukları gibi değildi. Taktiklerini işletmeye çalışsalar da bu taktik tutmamıştı v daha maçın ilk atağında zayıf rakiplerinde orta sahadan gelen bir şutla gol yemişlerdi. Onur: Acaba bu taktik neden tutmadı ve hemen bir gol yedik, hem Kazım daha dikkatli olmalısın, bundan sonra orta sahadan gol yememeliyiz. Sürekli böle basit goller yersek hatta böle zayıf bir rakipten hiç gelişemeyiz. Hadi şimdi asıl oyunumuzu oynayalım ve bir gol atalım. Diğerleri: Hadi gol atalım. Maç genelde rakip takımın atakları ve bizimkilerin savunma yapmasıyla geçiyordu. Rakip Kazım tekrar orta sahadan gol yer düşüncesiyle güzel bir şut vurdular ama Kazım Onur’un da gaza getirmesiyle hatasını anlamış ve bu sefer topu tutmuştu hatta rakip takım bile buna inanamadı. Maç genelde Rakip takımın ataklarıyla geçiyor diye düşünülürken Onur orta sahadan Erdi’ye uzun bir pas attı Erdi de uzun boyunu kullanarak topa kafa vurdu ama rakip kaleci bu şutu yemedi. Artık maça bizim takım da asılmaya başlamıştı ama gol bulamıyorlardı. Aslında Olgun kendini gösterse birçok gol bulabilirlerdi. Olgun yine de hep pas atıyordu. Bunlardan birinde Onur kaleciyle karşı karşıya kalmış ama gol atamamıştı. Tabi rakip takım da sürekli bastırıyordu. Ama onlar da bu maçta kalesinde iyi olan Kazım’a gol atamamışlardı. Bizim takım takım oyunu oynuyorlardı ve kendilerine güveniyorlardı. Bu güvenden rakip takım biraz tırsmıştı ama bekledikleri olmadı dakikalar 45e geldiğinde durum hala aynı 1-0dı.Ama bu dakika bizim Gariban Takım’ın ilk gollerini atacağı dakikaydı. Onur yine yarı ofansif özelliğini konuşturmuş ve ileriye Erdi’ye uzun bir pas atmıştı. Erdi bu sefer şut atmak yerine yanındaki Olgun’a pas attı ve bu sefer Olgun şahane şutuyla skoru eşitledi. Ama Olgun hala kapasitesini arkadaşlarına belli etmiyordu. Nasıl böyle bir gol attım diye şaşkın bir şekildeydi ve bu şekilde maçın ilkyarısı 1–1 berabere bitti. Onur, sahada dinlenmek için yere oturduklarına takım arkadaşlarına iyi bir iş başardıklarını ve ikinci yarıda da böle devam ederek gol atacaklarına inandığını söyledi. Olgun da bu düşünceyi destekledi ve ileriye iyi paslar yaparak onları yıkabileceklerini söyledi.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:53 pm
3.Bölüm-Maçın 2.yarısı ve yeni gizli yetenek Maçın 2. yarsı hakemin düdüğüyle başlamıştı ve maç başlar başlamaz Onur: Beyler şimdi savunma yapar gibi gözükelim ve bir kontra atakla onlara kimin daha üstün olduğunu gösterelim. Olgun: Onur benim bir fikrim var. Onur: Söyle kuzen Olgun: Bence onlar bizim üstümüze gelirken topu kapmamızla ileriye atmak yerine onlara takım halinde orta sahada savunma yapalım ve zaten onlardan topu orada alırsak hemen iyi bir pasla gol atabiliriz. Onur: Güzel bir fikir denemeye değer. Olgun: Beyler topu aldığınız gibi bana verin. Ben size pas atacağım. Diğerleri: Tamam. Top rakip takımdaydı ve Olgun’un dediğini yaptılar ama bir şey orada ters gidiyordu. Rakip takımla güçleri eşitken rakip takım oyuna hiç tanımadıkları bir oyuncu almıştı. Bu oyuncu iyi miydi yoksa kötü müydü bilmiyorlardı. Planlarını uygulamaya başladıklarında top ilk o adama gitti ve o tüm baskıya rağmen önündeki oyuncuları çalımlamaya başladı. Bu Olgun gibi gizi bir yetenekti. Olgun ya bu adamla başa baş oynayacaktı ya da normal oyununu oynayarak yeteneklerini fark ettirmeyecekti. Nedense hala yeteneklerini gizlemek istiyordu ama yine de bu yeteneğini biraz kullanacaktı. Rakip oyuncu orta sahadan Kazım’a meydan okuyarak bir şut çekti. Bu şut hiç görmedikleri, çok farklı bir şut şeklinde gidiyordu. Kazım: Ben ilk golde hata yapmış olabilirim ama diğer golü tuttuğum gibi ne olursa olsun bu golü de tutacağım. Top çok farklı gelse bile. Ama Kazım bu golü orta sahadan yemişti ve rakip takım sevinmeye başlamıştı. Rakip takım oyuncuları: Aferin Turgut çok güzel bir gol attın. Turgut: Bu benim Panzer şutumdu, bunu kendi kalemden bile çekerek gol atabilirim. Herkes hem bu şuta hem de bu oyuncuya şaşırmışlardı. Kimdi bu Turgut nereden gelmişti ve neden bu takımı seçmişti. Ama Onur bu oyuncuyu tanıyordu. Bu oyuncu Onur’un eski mahalleden takım arkadaşıydı. Onur hep eksik eleman olduğu için yedekte otururdu ama bir gün Onur Turgut yerine ilk 11de savunma başladı ve Turgut Onurdan bunun intikamını almaya gelmişti ve başarıyordu. Santrayla tekrar oyun başladı ama yine Turgut küçümser bakışlarla yedek kulübesine gidip oturdu ve Turgut: Beyler siz biraz oynayın, zaten 10 kişi de oynayabilirsiniz. Gol yediğiniz zaman ben gelir yine atarım, merak etmeyin. Onur ve Olgun iyice sinirlenmişlerdi ve çok kötü takım olsalar da bunu gururlarına yedirememişlerdi. Sanki birden Onur çok iyi bir oyuncu gibi Turgut’a meydan okuyarak Onur: Gel hadi bir daha Panzer şutunla benim savunmamı geç Turgut küçümseyerek: Vay Onur kendine çok güveniyorsun, sen kimsin ki bana meydan okuyorsun? Onur: Gel de gör o zaman. Turgut: Tamam bakalım ne yapacakmışsın? Onur: Hadi Gariban Takımı şunlara gösterelim. Onur topu almasıyla önündeki oyuncuları çalımlamaya başlamıştı ve topu çok güvendiği kuzeni Olgun’a attı, Olgun da çok güzel bir ortayla topu Erdi’ye kesti ama Erdi’nin vuruşu auta gitmişti. Şimdi sıra rakip takımdaydı onar da topu direk Turgut’a attılar Turgut kendi kalesinden bağırarak: Bu benim Panzer şutum, hadi kes bakalım Onur.....!!!!! Top hızlıca kaleye değil Onur’a doğru geliyordu. Onur topa iyice baktı ve yere yatarak bacağını gelen topa doğru kaldırdı ve topu çok klâs bir şekilde keserek taca yolladı. Onur: İşte bu da benim sinirle şimdi bulduğum Direk Bloğu hareketim, bunu geçmezsin Turgut. Taç atışı kullanıldı ve Turgut bu sefer havadan Panzer şut çekti ama Onu yine blokladı ve topu bu sefer taca değil direkt Erdi’ye yolladı Erdi’nin vuruşu bu sefer de direkte patladı. Artık maç kontrollü ama meydan okunmadan basit bir hal almıştı. Tabiî ki de durum 2–1 Gariban Takımının aleyhineydi. Dakika 88e geliyordu ve Onur yine asist yapmaya kalkıştı ama bu sefer topu Olgun’a yolladı Olgun kaleciye karşı kaşıyaydı. Kalecinin üstünden aşırttı ama vurmadı topu Erdi’ye yolladı ve golllllllll. Skor 2–2 oldu ve bu şekilde maç bitti. Sahaya baktıklarında etraf arkadaşlarıyla doluydu ve Gariban Takımının nasıl böle bir futbol oynadığını, Turgut gibi bir oyuncunun nereden geldiğini düşünmeye başladılar. Artık Gariban Takımı biraz daha ciddiye alınıyordu. Çünkü onlar herkese istenildiği zaman ne yapılabileceğini ve güçlerini, takım oyunlarını göstermişlerdi. Turgut: Tekrar görüşeceğiz Gariban Takımı. Sizi yenseydim bu takımda oynamayacaktım. Ama şimdi bu takımın forvetiyim ve adımız Panzerler. Ayrıca Onur ve Olgun ileride yaptıklarınız bana karşı işe yaramayacak. Onur: Her zaman görüşeceğiz Turgut. Beni geçmene asla izin vermeyeceğim. Hadi takım gidiyoruz. Diğerleri: Tamam Onur. Bu maçta Gariban Takımı herkese asıl güçlerini gösterdiler ve çok hızlı bir yükselişe geçmiş oldular.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:54 pm
4.Bölüm-Mahalle Turnuvası
Gariban Takımı ilk yaptıkları mahalle maçında Turgut’un kaptanı olduğu Panzerlerle 2–2 berabere kalmışlardı ve ilk büyük ezeli rakiplerine de kavuşmuşlardı. Bu maçla beraber mahalledeki tüm futbolla ilgilenenler mahalle turnuvasına Gariban Takımının da katılması gerektiğini düşündüler ama Gariban Takımının bu turnuvadan haberi bile yoktu. Turnuvada o kentteki mahalleler kendilerine 1 ya da 2 takım çıkaracaklardı ve bu takımların elemeli maçları sonucu o senenin mahalle şampiyonu belli olacaktı. Bizimkiler bu turnuva daha yeni yayılmaya başlarken antrenman sahasında ısınıyorlardı. Mahallenin Antrenman Sahasında......... Onur: Beyler hepinizi tebrik ediyorum. Biz iyi bir takım olmasak bile hem stratejimiz hem de takım oyunumuz sayesinde güçlü Panzerlerle dişe diş bir futbol sergiledik. İnşallah bu devam eder. Olgun: Beyler bence şimdi yeni bir strateji daha bulmalıyız ve tek bir stratejiye bağlı kalmamalıyız. Onur: Olgun doğru söylüyor, fikri olan var mı? Diğerlerinden ses çıkmaz..... Onur: Beyler o zaman bu taktiği kısa sürede bulalım ve ona göre de çalışmalarımızı yapalım. O sırada turnuvayı öğrenmiş olan mahalledeki çocuklardan biri ‘’Hey Gariban Takımı mahallemizde turnuva yapılacak ve Panzerler bu turnuvada size meydan okuyorlar.’’ Göksu: Turnuva demek, hmm kaptan turnuvaya katılacak mıyız? Olgun: Arkadaşlar buna ben tek başıma karar veremem, topluca düşünelim. Hem Panzerler bize meydan da okumuş. Benim görüşüm katılmalıyız. Erdi: Bence de katılalım. Diğerleri: Hadi şu turnuvaya katılalım ve Panzerleri bu sefer orada yıkalım. Onur: Tamam beyle turnuvaya katılacağız ama şu taktik işini hala halledemedik. Olgun: Onur canını sıkma, taktik bulamasa bile takım oyunuyla rakiplerimizi yenebiliriz. Onur: Tamam Olgun. Bizimkiler turnuvaya katılmaya karar verir ve başvurmaya giderler. Onlarla birlikte Panzerler de başvurmaya gitmiştir ve ayrıca bilmedikleri bir takım daha vardır. Turgut: Onur ve Olgun bu turnuvada sizi yeneceğiz ve şampiyon olacağız. Onur: Göreceğiz Turgut, Direk Bloğumla sana geçit vermeyeceğim. Olgun: Görüşeceğiz Turgut. Turgut: Tamam görüşelim. Turgut başvurusunu yaptırdıktan sonra gider ve Gariban Takımı ile bilmedikleri takımın iki elemanı orada yalnız kalırlar. Mahir: Merhaba ben Mahir bu da kardeşim Ufuk. Biz de bir takım kurduk ve kendimize güveniyoruz. Ufuk: Evet abim çok haklı ve finalde sizinle oynayarak sizi yenmek istiyoruz. Onur: Finale çıkacağınızdan bu kadar emin olmayın o işler belli olmaz. Mahir: Siz merak etmeyin, siz de finale çıkın yeter. Biz çıkacağız. Olgun: Tamam Beyler birbirinize meydan okumayı bırakın da başvurularımızı yapalım. Başvurular yapıldıktan sonra........ Mahir: İnşallah final çıkarsınız ama finalde Panzerlerle oynadığınız gibi oynarsanız bizi yenemeyebilirsiniz. Olgun: Merak etme daha iyisini yapacağız. Onur: Hadi gidelim kuzen. Görüşmek üzere beyler. Yolda yürürlerken...... Onur: Kuzen bence turnuvaya kadar daha iyi taktikler yapmalıyız. Orada birbirimize meydan okuduk ama daha ilk maçımızdı bu ve doğru düzgün takım olamadık hala. Olgun: O zaman mahallede turnuvaya girmeyen bir takım bulalım ve bir maç daha yapalım. Hem böylece kendimizi biraz daha geliştiririz. Onur: Tamam ama maçı erken yapmalıyız çünkü turnuvanın başlamasına 2 hafta var. Olgun: Tamam. Bizim Gariban Takımı Panzerlerin yanı sıra bir de Mahir ve Ufuk kardeşlerin takımıyla da rakip olmuşlardı. Ama iyi bir mücadele ederek ikisini de yıkacaklarına inanıyorlardı. Turnuvaya bu sene çok rağbet olmamış ve 7 takım katılmıştır. Bir takım ise katılmaktan vazgeçmişti. Onların adı Sokak Arılarıydı. Onur: Kuzen şimdi ayrılalım. Gece antrenman sahasında görüşürüz. Gece antrenman sahasında...... Göksu: Beyler mahalle turnuvasına katılmaktan vazgeçmiş bir takım duydum. Adı Sokak Arıları. Onlarla hazırlık maçı yapabiliriz. Olgun: Tamam Beyler yarın onlarla konuşalım ve bir maç isteyelim onlardan. Ertesi Gün........... Bizim Gariban Takımı Sokak Arılarının yanına gider ve onlardan maç istediklerini söyler. Sokak Arılarının kaptanı Recep: Demek bizden maç istiyorsunuz. Tamam, yapalım ama Hüseyin’e de sormam lazım. Hüseyin bizim Garibanlarla maç yalım mı kanka? Hüseyin: Yapalım kanka. Recep: Tamam Beyler, yeri, günü ve saati söyleyin. Olgun: 2 gün sonra, bizim antrenman sahasında, saat 15.00da. Recep: Olur. Bizimkiler oradan ayrılır ve antrenman sahasına giderler. Antrenman sahasında 6ya 6 maç yaptıktan sonra herkes evine gider. Onur yine her zamanki gibi maçı düşünmektedir ve aklına Sokak Arılarının neden turnuvadan çıktığı düşüncesi gelir. Acaba onlar çok mu kötü takımdır da çıkmışlardır. Bunu düşünürken ertesi gün olur ve diğerlerine e sormaya karar verir. Antrenman sahasında........ Onur: Hepinize günaydın. Beyler dün aklıma bir soru takıldı. Acaba bu Sokak Arıları nasıl bir takım. Turnuvadan çıktılarına gör bence kötü bir takımlardır. Göksu: Bence belli olmaz. Belki sonradan girmek istememişlerdir ya da herkesi yeneceklerini düşündükleri için katılmaktan vazgeçmişlerdir. Çok neden bulunabilir? Olgun: Boş verin bunları da biz işimize bakalım. Erdi: Hangi işimize? Ne yapacağız ki? Olgun: Ne yapabiliriz, taktik tabi ki Erdi: Tamam kızma. Bizimkiler antrenman sahasına taktik uğraşırlarken gece olur ve Olgun: Bu kadar yeter beyler. Yarın maç var. Şimdi iyice dinlenmeliyiz. Hadi herkese güle güle. Ertesi gün maç saatine kadar bizimkiler yine antrenmanla ve taktik arayışlarıyla uğraşırlar ve artık maç saatine 1 saat kalmıştır. Kazım: Hadi Beyler maç saati yaklaştı. Artık antrenmanı bırakalım da Sokak Arılarını bekleyelim. Diğerleri: Tamam. Sokak Arıları 45 dakika sonra gelirler ve artık maçın başlamasına 15 dakika kalmıştır.Hakem Panzerlerle oynadıkları maçın hakemidir.......
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:54 pm
5.Bölüm-Sokak Arıları Turnuvaya Dönüyor
Gariban Takımının Sokak Arılarıyla olan maçının başlamasına sadece 15 dakika kalmıştı ve Gariban Takımı kadrosu da Sokak Arıları kadrosu da hazırdı. Sokak Arılarının iki lideri Hüseyin ve Recep ofansif defans oyuncularıydı ve ikisinin de çok gizli teknikleri vardı. Ama bunu kimse bilmiyordu.
15 dakika sonrası....... Evet, maç hakemin başlangıç düdüğüyle başlamıştı. Maça rakip takım olan Sokak Arıları başlamıştı ve hemen topu defanstaki kaptanları Recep’e atmışlardı. Recep ve Hüseyin yan yana ilerliyorlardı ve önlerine Erdi ama Recep kendinden emin bir şekilde gözüküyordu hemen topu Hüseyin’e atarak verkaça giriştiler ama Onur bu verkaçı görmesiyle hemen ileriye çıkmıştı ve Erdi’yi geçmelerine rağmen onları durdurarak topu Olgun’a yolladı. Şimdi top Olgunda ve Olgun boşta bir arkadaşını arıyor çünkü karşısına iki defans oyuncusu geliyor ve Olgun boşa kaçan bir arkadaşını buldu(bu kişiler önemsiz olduğu için isimleri yoktur ve öylesine isimler kullanılacaktır.)Ahmet şimdi topu korner direğinin yanında iyi kontrol etti ve hemen içeriye ortaladı ama Erdi topa vuramadan kaptan Recep sanki arı gibi havalanarak topu aldı. Recep topu hemen Hüseyin’e yolladı ve Hüseyin’in karşısına Göksu geldi. İşte tam o sırada Hüseyin arkadan gelen Recep’e bağırarak, Hüseyin: Hadi Recep onlara ismimizin neden Sokak Arıları olduğunu gösterelim. Recep: Tamam kanka hadi bizim Arı kombinasyonumuzu başlatalım!!! Olgun: Kuzen bunlar ne yapıyor böle ben bişi anlamadım Arı kombinasyonu da nedir? Onur: Şimdi göreceğiz kral ama dikkat etmemiz lazım. Defans çok dikkatli olun. Göksu sana güveniyorum. Göksu: Tamam Onur. O sırada maçın 20. dakikasıydı ve Receple Hüseyin kombinasyonlarına başladılar. Önce topu defansın en gerisindeki adama attılar ve o sırada kimse anlamadan Recep hızla defansın içine girmişti ve defanstaki oyuncu topu hemen Recep’e pasladı. Recep havada sanki bir Arı gibi dönerek topu röveşata ile Hüseyin’e yolladı ve Hüseyin de topu havadan Recep’e yolladı. Kimse ne olduğunu anlayamamıştı ve Recep tekrar havaya sıçrayarak bu sefer kaleye havadan Arı röveşatasını çekti ve top arı gibi sağa sola gidiyordu. Topu kesmeye Göksu çıktı ama topu kesemedi ve diğer oyuncularda başarısız olmuştu. Top artık Kazım’a geliyordu Kazım sol köşeye uçtu ama tam topu tutacakken top sağ köşeye döndü ve dakika 25i gösterirken skor 1-0 olmuştu. Recep: Hüseyin sana demişim bunlar bizi durduramaz diye. Bak durduramıyorlar kombinasyonumuzu kimse yıkamaz. Hüseyin: Kralsın sen aslanım benim Onur: Kaptan bunu tekrar yapacaklardır ben topun nereye gittiğini çözemedim bile çok değişik gidiyor. Olgun: Evet Onur ama topu izlerken bunun için bir taktik buldum merak etme. Onur: Sen öyle diyorsan tamam Evet maç tekrar başladı ve top Gariban Takımı kaptanı Olgunda Olgun pasını forvetin ikinci adamı Hasan’a yolladı Hasan göğsüyle topu kontrol etmeye çalıştı ama Hüseyin göğsüyle kontrol edecekken topu kesti ve top şimdi Recepte. Recep topu hemen ileriye yolladı ileride rakip forvet topu aldı. Topu kaleye şutladı ama Kazım bunu yakaladı. Şimdi Kazımdan uzun bir degaj ileriye çıkan Onur topu Erdi’ye güzel bir pasla yolladı. Erdi’nin kafa vuruşu top çatala doğru gidiyor ve çatalda patladı. Dönen topa Olgun voleyi çaktı ama Recep ve Hüseyin topa ikisi de sıçrıyorlar ve aynı anda topu şutlayarak taca yolladılar evet bu bir Arı Bloğu. Bakalım Gariban Takımı bu ofansif defansları nasıl geçecek. Artık ilkyarının bitmesine az süre var taç atışı kullanıldı ama topu Recep kesti ve tekrar Arı kombinasyonlarını kullanacak gibiler. Evet bu bir Arı kombinasyonu ve son atak. Ama bu sefer Recep pası attı Hüseyin koşuyor. Onur: Kaptan taktiğini çabuk yapalım yoksa gol geliyor. Olgun: Tamam Onur. Onur sen Direk Bloğunu kullan ve ben senin bacağına basarak topu röveşatayla Erdi’ye atacağım ve Erdi sen de golü atacaksın yani bu bir kontra atak olacak onlar sezmeden biz gol atacağız. Hadi beyler başlıyoruz!!!!! Evet Arı kombinasyonunda son hamle gelecekken ama o da ne Gariban Takımı bir hazırlık peşinde. Hüseyin Arı Röveşatasını vurdu ama Onur’dan gereksiz bir Direk Bloğu. Onur ne yapıyor acaba? Hüseyin: Benim şutumu bununla yıkamazsın Onur. Onur: Görürüz şimdi. Hadi, kaptan başlayalım. Evet Olgun Onur’un ayağına basarak röveşatayla topu ilerideki Erdi’ye pasladı. Erdi’den şık bir kafa vuruşu ve golllllll. Skor şimdi 1-1 oluyor ve hakem ilkyarının bitiş düdüğünü çaldı. Onur: Noldu Hüseyin?İşte bu da bizim Kontra Arı Kombinasyonumuz. Hüseyin: Kaptan ne yaptı bunlar yaw? Recep: Bilmiyorum ama işimiz zorlaştı şimdi. Evet 5 dakika moladan sonra 2. yarı başlıyor ve top bizim Gariban Takımında. Onur topu aldı ve tek başına gidiyor. Önüne gelen rakibini bir bacak arası çalımla geçti sonra diğerini de sağan atıp soldan geçti. Şimdi karşısında Recep var ama Olgunla verkaça girdi ve bu başarılı. Gelen topa vurur gibi yaptı ama bir pas çıkardı. Erdi şutunu çaktı ama kaleci topu kornere çeldi. Bakalım kornerde ne olacak? Olgun topun başında ve topu ileriye çıkan Göksu’ya yolladı. Göksu bekletmeden orta ama defans topu kesti. Ama oradan Olgundan gelen topa şık bir vuruş ama Recep-Hüseyin ikilisi Arı Bloğu yaptılar yine. Top taca çıkıyor. Taç kullanıldı ama kaptırılan top Recep hemen Hüseyin’e ikisi Arı Combi Verkaçlarını kullanıyorlar bu takımda teknik bitmiyor valla. Kale önüne kadar geldiler. Ama Göksu onları durduruyor. Şu an maçın 70. dakikası Olgun topu aldı 3 kişiyi feyk ile geçti. İleriye Onur’a ortaladı Onur vuruşunu yaptı ve gollll!!!!! Recep ve Hüseyin’in ileride kalmasını fırsat bilen Onur golünü atıyor. Olgundan bir asist daha. Arılar artık bitkin bir durumdalar ve sanki yenilgiyi kabullenmişler. Ama o da ne Recep takım arkadaşlarına basmaları ve en kötü ihtimal beraberlik kazanmaları gerektiğini söyledi ve takım canlandı birden. Ama bu canlılığı Gariban Takımı savunmasıyla bir müddet durduruyor. Artık dakika 84. Maça bitti gözüyle bakılıyor. Hüseyin: Kaptan bittim ben çok yoruldum. Artık biz yenildik. Recep: Gel yanıma son bir şansımız var ve dua edelim ki bu gol olsun. Şimdi kale dibinden ikiz Arı Şutumuzu çekelim. Hüseyin: Tamam kaptan. Hüseyin ve Recep tekrar Arı Combi Verkaçlarını kullanarak kale dibine geldiler dakika artık 89. Ama o da ne onlardan bir ikiz şut gelecek gibi ve bu doğru onlar ikiz Arı Şutlarını çekiyorlar. Onur ve Göksu: Bu da nerden çıktı? Onur Direk Bloğunu kullandı ama top havadan gittiği için geçti ve kaleye gidiyor. Kazım yine terse yattı ve skor 2-2 oldu. Artık hakem maçı bitirecek ve maç bitti. Gariban Takımı yine berabere kaldı. Onur: Çok güzel maçtı beyler ikinizi de tebrik ederim. Bence siz turnuvaya katılın 8 takım olalım belki yine karşılaşırız. Ama o zaman sizi yeneceğiz. Recep: Sen ne dersin Hüseyin katılalım mı? Hüseyin: Tamam katılalım kral ama Gariban Takımı biz sizi yıkacağız. Olgun: Tamam beyler her şey sahada belli olacak bakalım turnuva şampiyonu kim olacak. Hadi Onur herkesi çağı da toplanalım. Bugün çok yorulduk dinlenme vakti geldi. Onur: Tamam kral. Arılar iyi günler. Onur ve diğer Gariban Takımı elemanları evlerine doğru yola koyuldular. Ve herkes yeni arkadaşlar edinmekten ve çok iyi bir maç çıkarmaktan mutluydu.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:54 pm
6.Bölüm-Turnuva Başlıyor
Gariban Takımı en son Sokak Arıları adı takımla maç yapmış ve onda da Panzerlerle berabere kaldığı gibi 2-2 berabere kalmıştı. Sokak Arılarıyla yapılan maçtan 2 hafta sonrası....
Onur: Beyler bugün mahalle turnuvası için kuralar çekilecek ve toplam 8 takım olacak. Maçlar eleme usulüyle oynanacak ve biz bu kupayı almalıyız. Eğer kupayı alırsak herkese gücümüzü gösterebiliriz ve okul turnuvalarında da başarılı olabiliriz. Onun için maçları çok ciddiye almalı ve çok çalışmalıyız. Olgun: Onur haklı. Bugün kura çekiminden sonra maçlar başlayacak ve bize çıkan takımı iyi analiz ederek onu yenmeliyiz. Göksu: Hadi o zaman beyler acele edelim de kura çekimine gidelim. Kura çekimi turnuva için başvurdukları yer olan mahallede bulunan spor okulunda yapılacaktı. Bizim Gariban Takımı spor okuluna gittiğinde orada Panzerler ve Sokak Arılarının yanı sıra başvuruda tanıştıkları Mahir ve Ufuk kardeşlerin takımı olan Pumalar da vardı. Ayrıca onların yanı sıra 4 takım daha. Kura çekimini spor okulunun beden eğitimi hocası Ali Hoca yapacaktı. Kura Çekimi.....
Ali Hoca: Hadi çocuklar kura çekimi başlıyor. Turnuvanın eleme usulüyle gittiğini tekrar hatırlatayım yani kısacası elenen takım evine gidecek. Şimdi kura çekimi başlayacak ve her takımın kaptanı yanıma gelsin. Beyler haksızlık olmasın ve tartışma çıkmasın diye kuralar gözünüzün önünde çekilecek.
Ali Hocanın önünde 2 tane kutu vardı ve içlerinde 4er tane kâğıt Ali Hoca kura çekimine başladı ve ilk seçtiği takım Pumalar oldu. Şimdi Pumaların rakibini seçecekti ve Pumaların rakibi Flamingolar Şimdi ise 2. takımları seçecekti ve 2. takımlar sırasıyla Jiletler ve Panzerler oldu. 3. takımlar Sokak Arıları ve Matkaplar 4. takımlar ise Gariban Takımı ve Su Yılanları Ali Hoca: Şimdi kısaca tekrar kura sonucu çıkan takımları hatırlıyoruz: 1.Maç= Pumalar vs. Flamingolar 2.Maç=Jiletler vs. Panzerler 3.Maç=Sokak Arıları vs. Matkaplar 4.Maç=Gariban Takımı vs. Su Yılanları Şimdi bu maçların galipleri nasıl eşleşecek onu söylüyorum bakın beyler 1. maçın galibi 2. maçın galibi ile diğerini anladınız zaten o şekilde en son galipler arasında maç yapacak ve kazanan kupayı kaldıracak. 3.lük-4.lük maçı yok. Anlaşıldı mı? Takımlar: Evet hocam. Ali Hoca: İyi o zaman. İlk maç bugün 2 saat sonra mahalledeki halı sahada olacak ve hakem benim. Kısacası Pumalar ve Flamingolar bugün saat 14.00da halı sahada olsunlar. Saatinde gelmeyen takım elenir. Onur: Kuzen eğer biz ve Sokak Arıları yenerse onlarla bu 2. maçımız olacak. Sence bu kura iyi mi oldu bizim için? Olgun: Onur ben en çok bizim maçı değilde eğer Pumalarla Panzerler karşılaşırsa o maçı merak ediyorum. Onur: Haklısın kuzen. Mahir ve Ufuk kupa bizim diyorlardı bakalım kim yenecek? Turgut da hafife alınacak rakip değil. Duyduğuma göre takım arkadaşlarına özel teknikler öğretmiş. Olgun: Evet Onur ben de öle duymuştum. Bakalım neler olacak? O sırada Recep bizimkilerin yana gelir ve Recep: Gariban Takımı biz maçımızı yeneceğiz ama sizi de yenmemiz için sizin de kazanmanız gerekiyor. Sizi yenmek için bekliyor olacağız ve sonra da kupayı kaldıracağız. Göksu ve Onur: Görüşeceğiz ama bu sizin için bence çok zor bir olay. Bizi yenmenize izin vermeyeceğiz. Hüseyin: Hadi gidelim Recep. 1.30 saat sonra ilk maç başlayacak. Recep: Tamam. Görüşürüz Garibanlar. Sizi de bekliyoruz maçı izlemeye. Olgun: Merak etme orada olacağız.
1.30 Saat sonra halı sahada...... Mahir: Beyler bu maçı kazanmamız lazım. Skor olarak geriye düşersek bile üzülmeyin biz bu maçı kazanacağız diye düşünün. Eğer bu maçı kazanırsak büyük ihtimal Panzerlerle karşılaşırız ve Panzerleri de yenersek kupa bizim sayılır. Sadece kupayı düşünün ve ona göre oynayın. Ufuk: Abim yani kaptan haklı. Kupayı istiyor musunuz beyler? Diğerleri: Evet Mahir-Ufuk: Hadi o zaman yenelim. Artık maçın başlamasına 5 dakika vardı ve takımlar sahaya çıkmışlardı. Ali Hoca: Beyler hazırsanız maçı 5 dakika erken başlatacağım. Mahir: Biz hazırız hocam. Flamingoların kaptanı: Biz de Ali Hoca: O zaman Mahir yazı mı tura mı? Mahir: Yazı Ali Hoca: Evet yazı geldi. Top mu kale mi? Mahir: Top hocam. Ali Hoca: Tamam başlayın hadi ha unutmadan maç 45 dakika değil 25 dakika olacak. Hadi başlayın bakalım. Ve maç başlamıştı. Başta Panzerler olmak üzere herkes maçı dikkatle izliyordu. Daha dakika 5 iken Mahir ceza sahasına girer girmez Puma Şutu diye bağırdı ve topa vurmasıyla top adeta bir Puma hızında ve yırtıcılığında gitmeye başladı. Rakip kaleci topa bakakaldı ve skor 1-0 oldu. Ama rakip takım şimdi atak yapmaya başlamıştı ceza sahası dışından bir şut attılar ama Ufuk ‘’Bana ceza sahası dışından bu zaman kadar kimse gol atamadı’’ dedi ve ardından Puma yumruğu diyerek topu uzaklaştırdı. Artık top bir o yana bir bu yana giderek zaman ilerlemişti ve ilk yarının bitmesine 3 dakika kalmıştı. Top Pumaların defansından Mahir’e gelmişti. Mahir verkaça girerek ceza sahasına yaklaştı ve bu sefer yine Puma şutunu çekti ama bu Puma şutu sanki gol atmak için değil de pas vermek içindi. Top çok düzgün bir şekilde direğe vurdu ve Pumaların diğer forvetinin önüne düşmüştü o da şutunu çekti ve skor 2-0 oldu. Flamingoların kalecisi yine topa bakakalmıştı. Herkes bu duruma şaşkındı. Pumalar çok rahat oynuyor ve bu pozisyondaki gibi çalışılmış hareketler yapıyorlardı. Bu sırada ilk yarı bitti. Mahir ve Ufuk: Beyler skor 2-0 zaten rakip kaleci kova gibi biz 2. yarıda yokuz. Siz oynayın ve kazanın. Ama zorda kalırsanız tekrar girer skoru açarız. Diğerleri: Tamam Mahir ve Ufuk. Ali Hoca: Hadi beyler dinlendiğiniz yeter. Gelin de 2. yarıyı başlatalım. Bizim de işimiz gücümüz var. 2. yarı başlamıştı ama sahada Mahir ve Ufuk yoktu. Onur dışarıdan maçı izliyordu ve bunu gördüğü zaman Olgun’a dönerek Onur: Bunların amacı ne kuzen? Olgun: Bak Onur hem artistlik yapmak istiyorlar hem de takımlarına güveniyorlar. Zaten rakip kaleci kova ondan bir sorun yok onlar için. Ve maç Mahir ve Ufuk’un düşündüğü gibi olmuştu. Maçta ilk yarıdakinin harici 1er gol olmuştu ve maç 3-1 Pumaların lehine bitmişti. Tüm Pumalılar seviniyordu ama o sırada Panzerlerin kaptanı Turgut Mahir yanına gelerek Turgut: Bakın beyler şimdi artistliğinizi yaptınız ama bizim maçta bu böle olacak sanmayın. O maçta biz size artistliğimizi yapacağız. Ufuk: Siz önce Jiletleri yenin de öle gelin yanımıza. Turgut: Sen merak etme biz hem Jiletleri hem de sizi yeneceğiz ve ayrıca sana orta sahadan gol atacağım. Puma yumruğun benim yeni tekniğimi çıkaramaz. Ufuk: Göreceğiz Turgut. Mahir: Hadi Ufuk gidelim zaten kimin şampiyon olacağı belli. Turgut: Görüşeceğiz. Ve ilk maç bu şekilde bitmişti ve 2. maç ertesi gün yine aynı saatte olacaktı.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:55 pm
7.Bölüm-Turnuva Devam Ediyor.... Pumaların maçından sonraki gün Panzerlerin antrenmanında.....
Turgut: Arkadaşlar bugünkü maçta hiçbir hata ve yanlışlık istemiyorum. Bu maçı çok rahat bir şekilde kazanmalıyız ve Pumalara gereken cevabı vermeliyiz. Ayrıca beyler size öğrettim teknikleri bugünkü maçta kullanmaya başlayacağız. Maçımızın başlamasına daha çok var ve biz antrenmana devam etmeliyiz. Diğerleri: Sen merak etme kaptan. Turgut: Tamam o zaman beyler size güveniyorum. Şimdi özel verkaçımızı çalışalım ve verkaçın adı Top Güllesi Verkaçı olacak. Hadi başlayalım. Panzerler antrenmanlarına devam ederken bizim Gariban Takımı da kendi maçları için çalışıyorlardı ve ileride onlara yeni teknikler gerektiğini biliyorlardı. Onur: Beyler şu an bu turnuvayı kazanmak için çok istekli olduğunuzu biliyorum ama bu turnuva çok zor olacak ve bu turnuvayı kazanmak için yeni teknikler geliştirmeliyiz. Kazım: Onur haklı. Mesela ben tekrar özel şutları yememek için özel bir kurtarış gerçekleştirmeliyim ama bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. Olgun: Kazım özel bir vuruşu nasıl kolay çelebilirsen o senin kurtarışın olur. Mesela topa iki yumruğunu sıkarak sertçe vurup çelersen gücünün yardımıyla bu senin kurtarışın olur. Ama tabi bu zor bir iş. Kazım: Sağol kaptan bunu denemeliyim belki işe yarar. Olgun: Şimdi beyler bu antrenmanda herkesin kendine bir ortak seçmesini ve o ortağı ile verkaç alıştırması yapmasını istiyorum. Çünkü her takımda böle özel verkaçlar var ve biz de bunu kullanmalıyız. Onur: Tamam kuzen seninle ben ve Erdiyle Göksu ortak olsun. Hem defanstan ileriye çıkmak için bu verkaçlar iyi olur. Olgun: Ben kabul ediyorum ama Göksu siz ne alemdesiniz? Erdi-Göksu: Tamam kaptan bizce de iyi. Bizimkiler antrenman yaparken o sırada Sokak Arıları kendi aralarında antrenman yapmaktaydılar ve onlar da yeni teknikler peşindeydiler. Recep: Beyler büyük ihtimal biz maçımızı kazanırız ve Garibanlar da kazanır. Bu koşulda biz Garibanlarla eşleşiriz ve onlar bizim tekniklerimizi iyi biliyorlar onun için yeni teknikler geliştirmeliyiz. Hüseyin: Şimdi bakalım onlar Arı kombinasyonuna karşı Kontra Arı kombinasyonunu geliştirdiler bunu kullanamayız. İkiz Arı Şutunu da her yerden çekemeyiz. Bilmiyorum ne yapacağız? Recep: Beyler yarın maçımız var ve bu maça kadar bir strateji geliştirmeliyiz. Diğerleri: Sen merak etme kaptan. Sen bize güven bu yeter. Maç Saati yaklaşırken.....
Artık maç saati yaklaşmıştı ve herkes halı sahaya doğu gitmeye başlamıştı. Tüm herkes hem muhtemel rakibini tanımak hem de yeni tekniklerini öğrenmek çabasındaydı. Maçın hakemi yine Ali Hoca olacaktı ve Panzerler bu maçı kazanırsa Pumalarla eşleşecekti. Turgut: Beyler artık maça 1 saat var ve herkes giyinsin maça gidiyoruz yani hazırlanın. Ha bir de herkes bugün ne yapacağını iyi biliyor değil mi? Diğerleri: Evet kaptan. Turgut: Tamam hazırlanın o zaman.
Artık maç saati gelmişti ve herkes halı sahanın etrafını çevirmişti. Bu maçı en çok Pumalar dikkatle izleyecekti çünkü bu maçın galibi Pumalarla eşleşecekti. Ali Hoca halı sahaya çıktı ve Ali Hoca: Bugün Panzerler ve Jiletlerin maçı var. Şimdi iki takım da sahaya çıksın ve kaptanları yanıma gelsin. İki takım da sahaya çıkmıştı ve iki takımın kaptanı da Ali Hocanın yanına gelmişti. Ali Hoca: Beyler bugün tartışmasız,kavgasız,iyi bir maç istiyorum. Şimdi söyleyin yazı mı tura mı? Jiletlerin kaptanı: Yazı hocam Turgut: O zaman bize de tura kalır. Ali Hoca: Hadi atalım parayı. Yazı geldi şimdi size top mu kale mi diye sormuyorum Jiletler maça başlayın. Jiletler: Tamam hocam başlayalım. Maç Jiletlerin santrasıyla başlamıştı ve hemen forvetler kendi ararlında verkaça girerek kale önüne kadar ilerlemişlerdi. Forvetlerden biri ceza sahası dışından şutunu çekti ama topu kaleci kornere yumrukladı. Korner atışı kullanıldı ve kaleci topu uzaklaştırdı. Şimdi uzaklaştırılan topu kendi yarı sahalarında Turgut almıştı ve Turgut: Hadi beyler Top Güllesi Verkaçını yapalım. Diğerleri: Hadiiiiii Panzerler Top Güllesi Verkaçını yapıyorlardı. Bu verkaçın taktiği şuydu: Turgut topu verkaç yoluyla başka birisine atıyordu o da çok hızlı bir şekilde bir verkaça giriyordu ve top tekrar Turgut’a gidiyordu. Turgut da son bir verkaç yaparak ceza sahasına giriyordu ve orada sert bir şut ile golünü atıyordu. Panzerler dakika 12 iken Top Güllesi Verkaçını kullandılar ve bu sayede Turgut planladıkları gibi ceza sahasına girip şutunu çekti. Jiletlerin kalecisi uçtu ama top aynen bir Panzer Topu gibi gidiyordu ve bu şekilde skor 1-0 oldu. Jiletler santra ile maça tekrar başladı ama Panzerlerin presiyle karşılaştılar ve topu kendi aralarında paslaya paslaya kaleciye kadar attılar kaleci pas atmak isterken hata yaptı ve topu kapan Panzerli oyuncu kaleci ile karşı karşıya kaldı ama şutunu vurmadı. Topu orta sahaya kaptanlarına yolladı ve Turgut orta sahadan Panzer şutunu çekerek gol attı ve burada Turgut Ufuk’a da böyle bir atacağını anlatmaya çalışmıştı. İlk yarı bu iki gol ile bitti ve maçta Panzerler çok üstün oynuyorlardı. İkinci yarı başlarken herkes artistlik yapar diye Turgut’u yedek kulübesinde beklerken o oyuna girmişti. İkinci yarı başlamıştı ve santrayı Panzerler yapmıştı. Panzerler yine maç başlamasıyla rakip kaleye yüklendiler ve bu sefer Turgut’un pasında kaleciyle karşı karıya kalan Panzerli yine golünü atmıştı. Jiletlerin kaptanı: Beyler ben dayanamıyorum. Ben maçtan çıkacağım yoksa bunlar skoru çok açacak ve farka gidecekler. Zaten Turgut oyundan da çıkmadı. Diğerleri: Haklısın kaptan. Ali Hocaya söyleyelim de maçı bırakalım. Jiletlerin kaptanı: Hocam biz maçı bırakıyoruz zaten yenileceğiz bari bundan sonra daha çok fark yemeyelim. Ali Hoca: Tamam çocuklar sizi anladım. Kesin mi kararınız? Jiletlerin kaptanı: Kesin hocam. Ali Hoca: İyi o zaman gidebilirsiniz. Turgut maçı siz kazandınız. Rakibiniz maçı bırakıyor. Turgut: Tamam hocam. Hadi beyler biz de gidelim. Artık maç bitti. O sırada Mahir Turgut’un yanına giderek Mahir: Jiletleri yendiniz ama bizi yenemeyeceksiniz. Turgut: Onu göreceğiz. Ayrıca Ufuk mesajımı aldın mı? Ufuk: Ben senin Panzer şutunu her yerden Puma yumruğum ile çelerim. Beni geçmek için bu sana yeterli olmaz. Turgut: Merak etme seni de geçeceğim. Neyse hadi takım gidelim. Ve bu şekilde turnuvanın 2. maçı da sonuçlanmıştı.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:56 pm
8.Bölüm-İnanılmaz Bir Maç ve Şok Olay Turnuvanın 2. maçında Panzerler Jiletleri yenmişti ve Pumalarla eşleşmişti. Pumalarla Panzerlerin maçı çok farklı olacaktı çünkü bu maç hem finali belirleyecek hem de bir meydan okumayı çözecekti. 3. maç Sokak Arılarıyla Matkaplar arasında oynanacaktı. Maç diğer maçlar gibi saat 14.00da oynanacaktı. Maçın hakemliğini de her zamanki gibi Ali Hoca yapacaktı.
Maç Sabahı Sokak Arıları antrenmanda........ Recep: Beyler bugün maçımız var ve ben bu maçta bir sürprizle karşılaşmak istemiyorum. Bu maçı çok rahat bir şekilde yenmeliyiz ve bu maçta yeni özel tekniklerimizi çalışmalıyız. Maçın başlamasına yaklaşık 2 saat var. Artık herkes antrenmanı bıraksın ve duşlarını alsın. Maçta kimsenin yorgun olmasını istemiyorum. Sonra da birlikte halı sahaya gideceğiz.
Gariban Takımının antrenman sahasında......... Onur: Beyler yarın maçımız var ve bu maçı ne pahasına olursa olsun kazanmalıyız. Eğer bu maçı kazanamazsak bizim için durum çok kötü olur. O sırada Olgun Kazım’a dönerek Olgun: Kazım yeni kurtarış tekniğini bulabildin mi? Kazım: Hayır kaptan. Olgun: Eğer iyi bir kaleci olmak istiyorsan bir kurtarış tekniğin olmalı ve bu tekniği bulmak için çok kısa bir zamanın var. Yarına kadar çok çalışarak böle bir teknik bulmalısın. Kazım: Tamam kaptan.
Pumaların antrenman sahasında........
Mahir: Beyler 2 gün sonra Panzerlerle bir maçımız var ve o maç bizim için çok önemli o maçı kazanmak için çok çalışmanızı istiyorum. Diğerleri: Tamam kaptan.
Panzerlerin antrenman sahasında........
Turgut: Bakın beyler ilk maçı kazandık ama Pumalarla yapacağımız maç çok kolay geçmeyebilir. Çünkü kalecileri Ufuk ve forvetleri Mahir onların en önemli silahları ve onlar yüzünden maçı kaybedebiliriz. Onun için biz de çok çalışmalıyız ve onları yenecek güce gelmeliyiz.
.............................
Artık maça 2-3 dakika vardı ve hem Sokak Arıları hem de Matkaplar sahada antrenman yapıyorlardı. Ali Hoca yanlarına geldi topu kendisine atmalarını söyledi. Artık maç başlayacaktı. Ali Hoca: Kaptanlar gelin yanıma dünkü gibi bilen topu alır şimdi Recep yazı mı tura mı? Recep: Yazı hocam. Ali Hoca: Aferin bildin hadi başlayın bakalım. Recep: Tamam hocam. Hadi Hüseyin başlayalım. Sokak Arıları maça başlamıştı ve başlamayla Arı Verkaçlarını kullanarak hızlıca ilerlemeye başladılar. Bu şekilde 1-2-3 oyuncu geçmişlerdi ve artık ceza sahasına girmişlerdi. Top Recepteydi ve dakika sadece 2ydi. Herkes Recep’in Arı Şutuyla gol atmasını bekliyordu. Recep: Git Arı Şutu..... Kelebek gibi uçarım Arı gibi sokarım hadiiiii. Top Arı gibi zikzaklar çizerek kaleye gidiyordu kaleci sola yattı top da sola gidiyordu ama top birden sağa döndü ama o sırada beklenilmeyecek bir hareket oldu. Matkapların kalecisi: Takla ile Kurtarışşş Dedi ve topu kurtardı. Top taca çıkmıştı herkes bu olay karşısında şaşkındı. Herkes gol bekliyordu ama kaleci topu çelmişti. Recep: Bu nasıl olur? İnanamıyorum en güçlü şutumu çeldi. Hüseyin: Tamam üzülme Recep. Bizim daha birçok tekniğimiz var en basitinden İkiz Arı Şutu ile onları yeneriz. Hadi taç kullanılsın. Topu istiyorum. Taç atışı kullanıldı ve top Hüseyin’e gitti. Hüseyin: Recep ortama Arı Röveşatası vur. Tamam mı? Recep: Tamam merak etme bu gol olacak. Recep ortaya Arı Röveşatasını vurdu ama kaleci yine aynı teknikle Takla ile Kurtarış tekniği ile topu çelmişti. Herkes yine bu olaya şaşırmıştı. Onur: Kuzen bu kaleci de kim? Bu ne yapıyor böle yaw? Olgun: Bilmiyorum Onur ama bizimkilerin sadece İkiz Arı şutları kaldı gerisini çıkardı. Çok iyi kaleciymiş demek ki. Maçın 22. dakikasına gelinmişti ve Arılar ne yapsa boştu kaleci her topu kurtarıyordu. Artık hem Recep hem de Hüseyin bu olaya çok sinirlenmişlerdi ama ellerinde bir tek İkiz Arı vuruşları kalmıştı. Ama onu da iyi bir yerden vurmak için pozisyon bulamamışlardı. Şimdi top Matkaplardaydı ve bu onların ilk pozisyonlarıydı. Matkapların kaptanı topu tek başına taşıyordu ve önüne gelen tüm oyuncuları çalımlamıştı artık kaleciyle karşı karşıyaydı ve beklenmeyen bir olay daha oldu. Matkapların kaptanı diğer bir oyuncuya pas attı o da havadan pası geri yolladı ve Matkapların kaptanı ‘’Matkap Volesi’’ diye bağırdı. Buna da herkes şaşırmıştı ama top aynen bir matkap gibi delici bir şekilde gidiyordu kaleci köşeye giden topu tutamadı ve top o delicilikle fileleri bile deldi. Artık bu golle birlikte hakem de ilkyarıyı bitirmişti. Ama Arılar bu durumun şokunu yaşıyorlardı hala. İkinci yarı başladığında Arılar hemen topu kaptılar ve verkaçlarla ilerlemeye başladılar. Sağdan köşe gönderinin oraya kaçan Recep’e bir ara pası geldi o da ceza sahası dışındaki Hüseyin’e yolladı. Arıların amacı topu oyalayarak İkiz Arı şutları için pozisyon aramaktı ve bunu da buldular. İkiz Arı şutları ikinci yarının 5. dakikasında çektiler kaleci yine Takla ile Kurtarış hareketini yaptı top kaleciyi geçti ama o sırada kale çizgisinde topu bekleyen kaptanlarını geçemedi ve o top sanki çok yavaş ve düzgün geliyormuşçasına topu kontrol etti.
.................................
Artık maçın son dakikasına gelinmişti ve Arılar artık maçı bırakmıştı. Skor 1-0dı hakem düdüğünü çalarak maçı bitirmişti. Herkes bu skora şaşkındı ve Gariban Takımı hemen Matkapların yanlarına giderek kalecilerinin ve kaptanlarının ismini sordular. Kalecilerinin adı Serhat ve forvetlerinin adı Serdardı. Ayrıca o sırada Arılar da Matkapların yanına gelerek Serdar’ı ve Serhat’ı tebrik ederek sahayı terk ettiler. 3. maç da bu şekilde sonuçlanmıştı. Gariban Takımı artık bu turnuvada neler olabileceğini aha çok merak etmeye başlamışlardı ve onların oynama istekleri de artmaya başlamıştı.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:56 pm
9.Bölüm-İlk Maç ve Yükşeliş Gariban Takımı en son yapılan maçta Sokak Arılarının yenilmesine üzülmüşlerdi çünkü onlarla tekrar karşılaşmak istiyorlardı ama bi açıdan da Matkapların yenmesi iyi olmuştu. Çünkü yeni bir rakip kazanmışlardı ve ilk önce Su Yılanları’nı sonra da Matkapları yenerek finalde mücadele etmek istiyorlardı.
Saat 13.00da
Gariban Takımı’nın maçının başlamasına 1 saat kalmıştı ve takım tüm hazırlıklarını yaparak stada doğru yönelmişlerdi. En büyük korkuları bu takımın dünkü Matkaplar gibi sürpriz bir takım olması ve yenilmeleriydi. Yenilmemek için ellerinden geleni yapacaklardı ve en önemli amaçları güzel bir futbol oynamaktı. Maç saati giderek yaklaşıyordu ve bizimkiler stada varmışlardı. Uzerlerinde kendi takımlarını ifade eden Mor-Beyaz bir forma vardı ve reklam kısmında Gariban Takımı yazıyordu. Artık zaman gittikçe azalıyor ve maçın başlamasına sadece 15 dakika kalıyordu. Tüm herkes sahanın etrafını çevirmişti. Gariban Takımı, Su Yılanları ve hakem Ali hoca sahadayı. Herkes son antrenmanlarını yapıyordu.
Artık Maç Başlıyor
Yazı-Tura atışı yapılmıştı ve bunun sonucunda Gariban Takımı kaleyi seçmişti. Onlar üst kalede oynayacaklardı. Ali Hoca’nın düdüğü ile maça Su Yılanları başladı. Kaptanları topu aldı ve hemen bizimkilerin kalesine doğru tek başına akın yapmaya başladı. Orta alanda önce Erdi’yi sonra da Olgun’u geçti. Herkes buna şaşırmaya başlamıştı. Karşısına şimdi ikili defans Göksu ve Onur geldi. Göksu kaydı kaptan üzerinden atladı ama o sırada Onur planladıkları gibi topu aldı. Onur hemen topu verkaçlarla ileriye taşıdı ve sağdaki Erdi’ye verdi. Erdi bir feyk ve bacak arası çalımla topu köşe gönderin taşıdı. Sıfırdan ortasını açtı ama topu defans karşıladı. Bu bir kontra atak olabilirdi. Topu hemen kaptanlarına attılar. O da yine tek başına gitmeyi seçti ama bu sefer kısa sürdü ve Olgun aldı. Olgun: Onur ileriye çık ve topu Erdi’ye ulaştır. Onur ileriy çıktı ve Olgun ona şık bir pas attı. Onur hemen bir sağdan atıp soldan geçmeye önündekini çalımladı ve topu artistik bir ortayla Erdi’ye yolladı. Erdi’nin kafa vuruşu geldi ama top çatalda patladı.
.............................
Dakikalar şimdi 24ü gösteriyordu ve skor hala 0-0dı. Bu da son ataktı. Bu atak Su Yılanları’nındı. Kaptanları bu sefer tek başına 3 oyuncu geçti ve topu ilk defa başka birisine yolladı. O da topu güzel bir şekilde taşıyarak ceza sahası dışındaki kaptanına yolladı. O da inanılmaz bir hamleyle özel bir şut çekti. Top bir yılan gibi yerde sanki sürünerk gidiyordu ve topa müdahele etmek çok zordu. Onur: Kazım dikkat et bu topu çıkarmalısın yoksa işimiz kötü. Kazım: Sen merak etme Onur. Kazım yeni bir kurtarış geliştirmişti ve şimdi onu kullanıyordu. Gelen topa o da top tam çizgideyken gücünü kullanarak çok sert bir tekme attı ve bu adeta bir kontra şuttu ama maalesef top yine direğe çarptı ve resmen patladı. Bu şutla ilk yarı bitmişti ve Ali Hoca halı saha sahibinden yeni bir top isteyerek ikinci yarıyı başlatmıştı. Artık Gariban Takımı gol bulmak istiyordu ve hemen topu Onur aldı. Olgunla verkeçlaşarak topu ileriye taşıdı. Sonra soldaki Göksu’ya uzun bir pas çıkarttı. Göksu da Erdi ile verkaçlaşarak ceza sahasına girdi. Herkes vuracağını zannederkn o topu Olgun’a attı ve Olgun klasik bir vuruşla topu 90a taktı. Herkes bu gole şaşırmıştı. Çünkü bu çok üst düzey bir goldü. Ve skor şimdi 1-0dı.
............................
Artık dakikalar 40 iken iki takımda karşılıklı atak yapıyordu ama iki takımdan da bir sonuç yoktu. Ya direkler ya kaleciler golü engelliyordu ve bu maç turnuvanın en kısır,en zevksiz maçıydı. Ama sonuç olarak hakem düdüğü çaldığında sahadan Gariban Takımı üstün ayrılmıştı ve Matkaplarla eşleşmişti.
Spor Okulunda
Ali Hoca galip gelen kaptanları spor okuluna çağırmıştı. Ama tüm takımlar sadece kaptanlarıyla değil tamamen gitmişlerdi. Ali Hoca: Beyler maçlar yarın son 4 takım arasında olacak ve ilk maç Pumalarla Panzerler arasına yine aynı yer ve saatte. 2. maç ise aynı yerde ve hemen ik maçın ardından olacak. Şimdi size hiç söylenmemişti ama turnuva galibinin kazanacağı ödül sadece bir kupanın yanında bir de şehrimizin futbol takımının altyapısında gelişmek için 1 hafta. Kazanan takım bence bu 1 haftayı çok iyi dğerlendirmeli. Çünkü belki o takımdan ileride yıldız oyuncular çıkabilir. Şimdi herkes gidebilir. Bu sefer hiç kimse birbirine meydan okumadan altyapı olayını ve ileriyi düşünerek spor okulundan çıkmışlardı. Ve herkes bunun yanısıra ertesi günkü maçları düşünüyordu.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:57 pm
10.Bölüm-İlk Finalist Birçok kişi yarın Pumalarla Panzerler arasında oynanacak yarı final maçını düşünüyordu ama ondan sonra da bizim Gariban Takımı sürpriz takım Matkaplarla oynaycaktı. Bu 4 takım antrenman sahalarında son antrenmanlarını yapıyorlardı ve herkes kupanın yanısıra Ankaragücü takımının altyapısında 1 hafta geçirmeyi düşünüyordu.
Ertesi Gün Saat 13.00 Saatler 13.00ı gösterirken başta Turgut ve Mahir olmak üzere herkes heyecanlıydı ve tüm takım kaptanları kendi maçlarını düşünüyorlardı. Kupayı almak herkes için daha iyi bir başlangıç olabilirdi. Tüm takımlar bu saatte halısahaya doğru yola koyuldular.
Maç Saati Artık maç saati gelmişti ve Pumalarla Panzerler çoktan hazırlanıp sahaya çıkmışlardı. Bu maçta en büyük kapışma Turgutla Ufuk arasında olacaktı. Çünkü aralarında çok büyük bir meydan okuma vardı. Son olarak Ali Hoca da sahaya çıktı ve herkes maça kilitlendi. Ali Hoca: Kaptanlar yanıma gelin. Turgut söle bakalım yazı mı tura mı? Turgut: Tura Ali Hoca: Aferin bildin. Sen topu al da gerisini boşver. Turgut: Tamam hocam. Maç Panzerlerin santrasıyla başlamıştı ve topu hemen Turgut’a atmışlardı. Turgut topu almasıyla Turgut: Alın bakalım işte bu benim Panzer şutum. Ufuk tut da görelim. Ufuk: Ben ceza sahası dışından gol yemem!!! Orta sahadan çekilen Panzer şut defansın müdahale çabalarına rağmen çok sert ve hızlı bir şekilde gidiyordu. Top artık ceza sahasını geçmişti Ufuk topla aynı köşeye uçtu. Ama top Ufuk’u geçmişti. Herkes gol olmasını bekliyordu ama top yan dirğe çarptı ve o şiddetle patladı. Ali Hoca şimdi sahaya yeni bir top getirdi ve maç autla devam etti. Şimdi Ufuk ileriye uzun oynadı ve top Mahirdeydi. Mahir önüne gelenleri birbir çalımladı ve ceza sahası dışına kadar geldi. Ama Turgut defansa gelmiş ve Mahir’in karşısına geçmişti. Mahir Turgut’u geçmeyi denedi ama Turgut kayarak topu havalandırdı. Şimdi ikisi de aynı anda topa sıçradı ve Turgut kafa Mahir röveşata vurmaya çalıştı ve Mahir başarılı olsa bile top kaleye çok yumuşak gitmişti ve kaleci topu aldı. Maç iki takımın da şutlarıyla devam ediyordu. Kimse gol yemekten çekinmiyordu. Yediğinden fazla atmaya çalışıyordu. Bir tarafta Ufuk opları yakalarken iğer tarafta da Panzerlerin kalecisi yeni geliştirdiği Panzer tekmesiyle topları uzaklaştırıyordu. Dakikalar ise artık 20yi gösteriyordu ve top Panzerlerdeydi. Topu hemen Turgut’a attılar. Turgut önüne gelen üç kişiyi aynı taktikle yani hızını kullanarak sağdan atıp soldan geçti ve orta sahayı biraz geçti. Turgut: Bunu atacağım Pumalar ve yenileceksiniz. Turgut yine Panzer şutunu orta sahadan çekti. Ufuk Puma kurtarışını yaptı ve topu sn anda zor da olsa yumrukladı ve top direkten kornere gitti. Korner atışı kullanılmıştı ve topa hiç beklenmedik pozisyonda Turgut’un sol kolu Ens röveşata vurmuştu. Turgut bu çocuğu kendisi eğitmişti ve ondan ümitliydi. Röveatası çok güzel giderken Mahir topu uzaklaştırdı ve ilkyarı bitti. Hakem oyuncuların fazla dinlenmelerine izin vermeden 2. yarı başlatmıştı ve 2. yarı yine çekişmeli başladı. Daha ilk dakikada Mahir topla verkaçlar yoluyla ilerliyordu. Önüne Turgut çıktı ama o hızlı davranıp topu hemen ileri uçtaki arkadaşına yolladı. Ondan Panzerler 2 çalım geldi ve topu cezasahası dışındaki başka birine yolladı. Hmen ondan da Mahir bir orta Mahi zorda olsa röveşatasını çaktı ama op bu sefer onlar açısından direkten auta çıktı. Panzerlrin kalecisi autu hataı kullanmıştı ve top Mahir önüne düşmüştü. Mahir hemen topu kontrol etti. Cezasahası dışından Puma şutunu kullandı kaleciden buna karşılık bir Panzer tekmesi ama top kalecinin tekmesiyle direğe çarptı ve bu sefer ağları buldu. Şimdi skor Pumalar lehine 1-0dı. Ama Turgut hala kazanmayı unutup meydan okumaya devam ediyoru opu yine kendisine istedi. Bu sefer topu sektiriyordu ve topu en sonunda topu havaya Panzer şutuyla dikti. Top hemen halısahanın üst tellerine çarpmadan serçe iniyordu. Turgut gelen topa havadan bir Panzer şut çekti ve Turgut: İşte bu benim Havadan 2li Panzer şutummmmmmm!!!!!!! Top bu sefer Panzer şutundan 2-3 kat aha hızlı,sert gidiyordu. Önüne çıkan 3 defansı savurdu. Mahir topa kontra vurmaya çalıştı ama başaramadı. Artık gol için sadece Ufuk kalmıştı. Ufuk Puma kurtarışını bu sefer direkten güç alarak yaptı. Topu tutmuşu ama topun hızı onu içeriye sürüklüyordu. Topu yere dikti ama top hala yerde dönmeye ve gitmeye çalışıyordu. Ama Mahir tekrar topa atıldı ve sonunda topa yerden kayarak tellere yolladı ama o da neydi top o sertlikle telleri bile delmişti. Bu olaylar yaşanıken dakika 35 olmuştu. Ama haa iki takımda saldırıya devam ediyordu. Artık Turgut meydan okumayı bırakmış ve kazanmaya odaklanmıştı. Ufuk ileriye uzun oynadı. Mahir topu kafayla arkadaşına attı ondan klas bir öalım. Mahirle verkaça girdi ama Turgut aniden topu alı ve bu bir kontra ataktı. Turgut hemen Top Güllesi verkaçıyla cezasahası içine kadar aniden girdi. Ve şimdi önünde 2 defans ve Ufuk vardı. Turgut: Sana ortasahadan gol atamadım ama bu şutum Dünyadaki en iyi şut ve gol olacak. Turgut o kadar yetnekli ve hırslıydı ki bu sefer de havadan gelen Top Güllesi verkaçıyla Panzer şutunu birleştirdi ve Puma kurtarışına rağmen topu ağlara yolladı ve bu sefer de ağları deldi. Artık skor 1-1 olmuştu ve maçın bitmesine 5 dakika kalmıştı. Mahir’in amacı maçı son dakikaya kada oyalayı son dakikada Puma şutunu çekerek gol atmaktı. Yoksa yenilebilirlrdi. Turgut bu maçta çok güçlü 2 şut çekmişti ve 1i gol olmuştu diğeri de son anda çelinmişti.
.......................................
Maçın son saniyesiydi artık ve Ali Hoca düdüğü çalacak gibiydi. Mahir planına başladı ve topu geriye atıp hemen ileriye uçtu. Turgut Mahir2in peşine dütü ama yetişemiyordu. Mahir: Evet şimdi yolla topu. Mahir havadan gelen topa çok sert bir Puma vuruşu yaptı ve kaleci Panzer tekmesine rağmen bu topu kurtaramadı. Skor 2-1oldu ve son düdük çaldı. Turgut hmen takımı toplayıp sahayı terk etti. Mahir ve Ufuk mutluydu çünkü finale çıkmışlardı. Bizim Gariban takımı artık sahaya çıkmaya ve oraa çalışmaya başlamışlardı. Çünkü 1 saat sonra maçları vardı.
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:57 pm
11.Bölüm-Son finalist Son olarak Turgut’un takımı Panzerler Pumalar’a kaybetmişti ve bu maçın galibi ile Pumalar oynayacaktı. Gariban Takımı finale çıkmak için önce Matkapları yenmeliydi ama Matkaplar da büyük sürpriz yaratarak favori Sokak Arılarını yenmişlerdi.1 saat sonra Gariban Takımının Matkaplarla olan maçı başlayacaktı ve zaten her iki takım da diğer maçı izlemek için halısahaya geldiği için hazır sayılırlardı.
1 saat sonra maç saatinde
Artık maç saati gelmişti ve her iki takım da sahada son hazrlıklarını tamamlamış sadece maça konsantre olmuş bir şekilde bulunuyorlardı.Ali Hoca da artık bu müsabakaların profesyonel oyuncular yaratmaya başladığını görüyordu ve bu gençler genç Türk Milli takımımız için gelecek vaat ediyorlardı. Ali Hoca:Hadi bakem kaptanlar gelin yanıma da şu yazı-tura olayını halledelim. Gariban Takımının gol silahı,asist adamı ve kaptanlığın yanında her şeyi olan Olgun ile Matkapların tek yıldız golcüsü Serdar Ali Hoca’nın yanına gittiler. Ali Hoca:Olgun söyle bakem yazı mı tura mı? Olgun:Hocam dik desem Ali Hoca:Olm işin şakasını bırak dik gelir mi lan? Olgun:Bence gelir ama neyse hocam bari tura diyelim Ali Hoca:Aferin diyemem çünkü bilemedin la Serdar ne diyosun tp mu kale mi? Serdar:Top olsun hocam. Ali Hoca:Al top senin olsun başlayın bakalım. Maç Matkaplar’ın Serdar’a topu atmasıyla başladı ve bu ayrıca maçın ilk atağının da başlangıcıydı. Serda karşısındaki Erdi’yi ve Olgun’u geçti arından gelen Göksu’ya bir bacak arası çaktı ve Onur’un geldiğini görünce topa hemen yaklaşık 40 metreden Matkap şutunu çekti ama Onur’un Direk Bloğu varı ve Onur hemen Direk Bloğunu kullanarak topu kesti ama top Matkapların önünde kaldı. Şimdi Matkapların 2. forveti Hasan topu aldı ve karşısına geçen Göksu’yu o da bacak arası ile geçti Göksu buna şaşırmıştı. Hasan hiç beklenmedik bir şekilde yaklaşık yine 40 metreden normal bir şut çekti ama kimse topa dokunmuyordu çünkü topu Kazım’a bırakmışlardı ama aslında u Matkaplar’ın İlüzyon taktiğiydi ve Kazım tam topu almaya çalışırken Serdar aniden arkadan çıktı ve topa dokunarak dakika 10da skoru 1-0a getirdi. Onur:Kuzen topla takımı hadi ve biz de bu taktiği tekrar yememeliyiz hatta buna karşı bir strateji geliştirmeliyiz. Olgun:Haklısın Onur.Kazım yeni tekniğini kullan lütfen ben seni hazır görüyorum artık. Kazım:Tamam kaptan. Şimdi Gariban Takımı santrayla maça başladı ve bu sefer de top hemen kaptan Olgun’a yollandı.Olgun topu almasıyla ileriye çıkan Onurla verkaça girdi ve bu şekilde bi anda ceza sahasının içinde buldu kendini ama şut atması çok zordu çünkü önünde 3 defans oyuncusu onu bekliyordu ve Olgun hemen ilkinin üzerine yürüyerek ona bir feyk attı 2.sine de bir bacak arası 3.sünü de feykle geçti şimdi kaleciyle karşı karşıyaydı.Olgun ayağını iyice gerdi herkes Olgun yeni bir taktik mi yaptı derken Olgun vurur gibi yaptı kaleci Serhat boşa Taklasını attı ve Olgun bu taktiğiyle boş kaleye topu yuvarladı.Şimdi dakika 15ti ve skor 1-1di.
................................................
Dakika ilkyarıda 24tü ve 15.ci dakikadan bu yana iki takım da kontrollü futolu seçmiş kaleciler de olan ataklara izin vermemişti ama şimdi top Serdardaydı ve hemen Hasanla verkaça girdi. Top cezasahasına havadan geliyordu Serdar eski maçlarındaki gibi Matap Volsini çekti Kazım yeni tekniği olan ve eski maçına da kullandığı tekmesini kullanmaya kalktı ama bu biraz daha farklıydı çünkü bunda ayağını ok gibi tutyordu ve gelen topa ya tekme ile karşılıyordu ya da top gol olacakken hemen yandan tkme atarak çeliyordu ama bu sefer işlr yolunda gitmedi ve ilkyarının son düdüğüyle skor 2-1 ilan edildi. Olgun:Beyler baın yeniliyoruz ama merak etmyin bu maç bzim çünkü sizden sakladığım ve imdi anlatmam gereken bazı olaylar var. Biliyorsunuz Onur benim kuzenim ama bu olayı Onur bile bilmiyor. Ben bilindiği gibi buraya yeni geldim v ondan önce Ordu’da Onur beni ölesine mahalle maçında oynar bilirken ben Orduspor’un paflarında oynuyordum ve buraya gelmesem A takıma çıkacaktım ama burayı seçtim ve orada çok iyi bir teknik öğrendim.Bu Dragon Şut ya da nam-ı diyar Ejder Şutu.Şimdi onlara unu göstereceğim ve bunu sizden sakladığım için özür diliyorum. Onur:Kaptan eer bu maçı bize kazandırırsan seni affederiz ama eğer kazanamazak sen bizim için bittim. Olgun:Tamam lan bakalım kim kazanıyormuş. Hadi Beyler!!!!!!! Olgun takımı ateşlemişti ve maçın 2. yarısının daha ilk daikasıydı top hemen Olgun’a aıldı ama Olgun Ejder Şutunu çekmedi ve tek başına karşısına çıkan herkesi geçerek kaleciyle başbaşa kaldı ama bu sefer ne feyk attı ne de gol çünkü kaleci vuracak zannederken bu sefer pas veri ve kaleyi boşalttı Erdi de golünü attı ve skor 2-2 oldu.Maç bu şkilde git gellerle 50. dakikaya geldi ve artık bu son ataktı top Matkaplardaydı. Serda son sn. olduğunun farkındaydı ve hemen Matkap şutunu çekti ama Kazım bu sefe Arrow Kurtarışıyla topu çeldi ve top Olgun2un önüne düştü. Olgun:Artık son hamle geliyor.Alın Matkaplar al Serhat İşte bu benim Ejder Şutummmmm dedi ve top anden aynene bir Ejder gibi yıkıcı bir şkilde gitmeye başladı Serhat Taklasını atsa da top Serhat’ı kaley soktu ve maç 3-2lik skorla bitti. Gariban Takımı finale yükseldi ve herkes Olgun’u tebrik sonra da onu affettiklerini söylediler.Halısahaa büyük kaptan sesleri yankılanıyordu. Ve Final Roun yani Final ertesi gün saat 14.00da aynı halısahada idi ve Ali Hoca da tüm oyuncular da maçı iple çekiyordu....
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Paz Tem. 20, 2008 12:58 pm
inşalla h size iyi bir emek çıkaarmışımdır ve inşallah beğenirsiniz hepsi bana aitir kendim yazdım kendim uploadladım öle yani
hyuga10
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim Cuma Tem. 25, 2008 7:41 pm
12.Bölüm-Kupa Sahibi
Gariban Takımının antrenman sahası Olgun:Arkadaşlar bu takımın kaptanıyım ve dün size benimle ilgili bir gerçeği söyledim. Beni affettiğiniz için çok teşekkür ederim. Bugün Pumalarla final maçımız var ve kazanan kupanın yanısıra Ankaragücü’nün altyapısında 1 hafta geçirme şansına kavuşacak ve bu da çok büyük bir ödül.Çünkü gelecekte iyi bir futbolcu olmak için bu bir şans.Artık antrenmana gerk yok buraya kadar kendimiz çabalarımızla geldik ve ben bu maçı kazanacağımıza inanıyorum. Diğerleri:Kaptan dediğin gibi olacak ve bu maçı biz kazanacağız.
Pumaların antrenman sahasında Mahir:Beyler bu maç hakkında şunu yapmalıyız bunu yapmalıyız demeyeceğim eğer ileride iyi bir futbolcu kariyerine sahip olmak istiyorsanız bu maçı kazanın çünkü ben iyi bir kariyere sahip olmak için bunun güzel bir adım olacağına inanıyorum. Ufuk:Abim haklı zaten onlar bizi yenemez ben ortasahadan gol yemem zaten.
Saat 14.00da herkes halısahada maçın başlamasını beklerken
Ali Hoca:Gençler bugün mahalle turnuvamızın son maçı ve kazananı nelerin beklediğini biliyorsunuz zaten.Şu an dışarıda Ankaragücü’nün altyapı sorumlusu var ve kazanan takımla ilgilenecek.Kazanan takım ertesi gün altyapıya girecek ve 1 haftalık eğitime tutulacak eğer orada iyi bulunursa altyapıya girecek ve orada profesyonel futbolla tanışacak. Şimdi artık maça başlayalım ve iyi olan kazansın. Kaptanlar yanıma gelin ve Olgun söyle yazı mı tura mı? Olgun:Yazı hocam. Ali Hoca:Mahir al topu başla hadi!!!
Maç Ali Hoca’nın başlama işaretiyle başlar ve ilk atak hemen Mahirle başlar.Mahir karşısına geçen Göksu’yu çalımladı.Şimdi karşısında Onur var ve biz burada bir düello görebiliriz.Mahir Onur’u geçmeye çalışmadan gerildi ve Puma Şutunu çekiyor. Top inanılmaz bir şekilde Onur’un üstüne gidiyor. Onur topa baktı ve sinirlenerek Direk Bloğunu kullandı ama topu engellese bile top Pumalardan Ersin. Ersin şimdi topla 2 kişiyi geçti ve karşısında Olgun var. Olgun Ersin’e karşı yeni defansif teknii Ejder Tekmesini kullandı ve topu söküp aldı. Şimdi dakikalar 5 ve Olgun Onurla bir verkaça girdi. Şimdi Olgun ama topu geriye Onur’a bıraktı. Onur topa vuracak gibi yaptı ve önündekileri kandırarak 3 kişiyi oyundan düşürdü. Şimdi soldan gelen Erdi’ye topu yolladı Erdi ortasının açtı. Olgun topa gelişine vuracak mı hayır bu Onur’a bir pas Mahir topa ayak uzatmaya çalışıyor Onur kontrol etti. Ufuk biraz şaşkın Onur gelişine cezasahasının girişinden bir Bumerang Şutu. Top inanılmaz gidiyor bu Onur’un Olgundan öğrendiği bir teknik. Ufuk Puma Kurtarışına çıktı top çok zikzaklar çizrek gidiyor. Ufuk’u geçti gol mü olacak ama zikzakları bu sefr onu direğe toslattı. Dakikalar bu atakla 10u buldu ve Mahir direkten dönen topu aldı ve hemen Ersin’e attı. Ersin tk başına ilerliyor. Ersin çok hızlı bir oyuncu topu ileriye atıp deparla 3 kişiyi gçti ve şimdi kaleciyle karşı karşıya Ersin’den geişine bir şut ama bu top Kazım için kek gibi ve topu tekmesiyle savuşturuyor. Şimdi dakikaler 17 ve top Onur’da Onur ileride boştaki Olgun’u gördü. Olgun’a havadan gelen bir top Olgunla Ufuk aynı anda topa çıktılar. Ufuk sektirdi geriden gelen Erdi bir uçan kafa ama topu defans çizgide kesti. Şimdi ileriye Mahir’e Mahir bir Marsilya Ruleti ve 2 kişiyi geçti. Onurla karşılaştı Onur’a bir bacak arası denemesi ama Onur bunu anladı ve topu uzaklaştırdı. Top şimdi Ersin’de ve Ersinden beklenmdik bir şekilde ileriye bir şut herkes topu izliyor Onur topa blok vurdu ama top Onur’dan sekerek kalye gidiyor. Mahir geldi yakın mesafeden bir Puma şutu ve hayır gol değil Olgun’dan buna karşılık bir Ejder şutu şimdi top yarı ejderimsi yarı Pumamsı bir hal aldı. Ufuk kalenin önünde durdu topu bekliyor. Top çok hızlı bu bir Ejder-Puma ikiz şutu Ufuk Puma kurtarışı hayır top Ufuğu geçti ve çizgide defanstan 3 oyuncu topun önüne geçti 3ünü de içeriye sürüklüyor ama hayır 3ü de çizgide yere yığıldı ama topun gol olmasına izin vermediler.Dakika 25 artık 1 dakika ölesine uzatma var. Mahir Ersinle verkaç Onur bloklamaya çalıştı hayır kesemedi. Mahir’in önünde bir tek Göksu var Göksu’ya bir çalım Kazım ileride Mahir Puma çeker gibi oldu ama bu bir aşırtma ve hayır bu da direkte ve ilkyarı bitiyor...... İkinci yarı başladı top şimdi Olgunda Olgun ilerliyor ama Mahir Olgun’u faulle dururuyor. Ortasahanın biraz ilerisinden bir serbest vuruş topun başında Onur. Onur’dan beklenmedik bir Bumerang şutu Mahir kesmedi top zikzaklarla gidiyor Ufuk’a kadar kimse kesemedi Ufuk topu tam tutacakken Olgun araya kafasını soktu ve bu Erdi’ye bir pas Erdi boş kaleye yuvarladı ve golllllllllll......... Garibanlar 1-0 öne geçti ama Mahir hemen santrayı kullandı karşısına geçenleri sinirlenerek birbir çalımladı.Cezasahası dışından bir Puma şutu Kazımdan aynı güzellikte bir Gariban Tekmesi ama Kazım Tekmeyi çakamadan bu sefer Ersin araya girdi ve 1-1.İlkyarı gol yokken şimdi 1 dakikada 2 gol ve maçın bitimine son 10 dakika. Olgun topu aldı en geriye kaleci Kazım’a yolladı Kazım topu oyalıyor üzerine Mahir ve Ersin geldi Kazımdan beklenmdik bir hareket ve ikisine de çalımını bastı ileriye çıktı gidiyor ortasahaya girdi bir çalım daha ileride Olgun boş havadan bir pas Olgun havadan gelen topa Jumping Dragon Volley Ufuktan bir Puma Yumruğu ve gaslip gelen taraf zor da osa Ufuk oluyor. Şimdi artık dakika 50 ve son atak yine Garibanların Onur Olgun’u yaına çağırdı ve Kazımdan topu istediler Onurla Olgun yanyana geçti yoksa bu bir twin şut dnemesi mi evet ikisi d en güçlü şutlarını vuruyorlar bu Bumerang-Ejder Şutu ama hayır opu ortasanın biraz ilerisinde Mahir kendi şutuyla birleştiriyor ve zor da olsa Puma lutunu çekiyor Onur hemen topun önüne atladı Onur bir Direk Bloğu ama top Onur’u savurdu şimdi Göksu’dan bir Kalkan Bloğu top Göksu’yu da savurdu inanılmaz bir şut Kazım topun önüne kendini siper etti ve top karnına çarptı Kazım yerde top yavaşça kaleye gidiyor Olgun,Erdi ve diğer oyuncular topa koştu ama top çizgiyi geçiyor ve golllllllll ayıca bu son ataktı ve maçın bitiş düdüğü çaldı.İnanılmaz bir olay bu inanılmaz bir şut ama sonuçta Pumalar galip geliyor ve Ali Hoca ile birlikte Ankaragücü’nün alt yapı sorumlusunun yanına gidiyorlar kupayı ve madalyaları o verecek.Gariban Takımı ise başta Ufuk ve Mahir tebrik ediyor ve Onur Mahir’e sessizce okul turnuvasında hesaplaşacağız diyor ve oradan çekip gidiyorlar.Olgun hala o counter şutun nasıl geldiğini anlamış değil ve Kazım da bu arada sakatlandı ve yerde yatıyor.Hemen ambulans Kazım’ı almaya geldi ve Garibanlar Kazımla birlikte gittiler.Pumalar ise sevinçten kupayı ellerinden düşürüyorlar ve kupa kırıldı ama olsun bu onlar için bir sorun değil. Ankaragücü altyapı sorumlusu Refik Bey Mahir’i tebrik etti ve ona Pumalar’ı yarın saat 12.00da takım stadına götüreceğini söylüyor.
Bu sırada Gariban Takımı hem kupa için hem de Kazım için üzgünlerdi ve bir acı haber daha Kazım’ın 3 ay futbol oynamaması gerekiyoru çünkü topu karnıyla durdurmadan önce ellerini kullanmıştı ve elleri incinmişti tam olarak iyileşmesi 1 aydı ama diğer 2 ay da ellerini aha da güçlendirmesi ve bu sorunun tamamen hiçbir izinin kalmadığının görülmesi içindi.
Ve bu şekilde Chapter-1 bitti ve Chapter-2de yeni heyecanlar gelecek.
Kojiro Hyuga
Konu: Geri: Gariban Takımı ilk fanficim C.tesi Tem. 26, 2008 8:47 am
ellerine emeğine sağlık onur yauw ben neymişimde haberim yokmuş kazım için üzüldüm şimdi